just dissonant

Bu gün beraber metronun gelmesini beklerken, babama baktım ve birden ne kadar yaşlandığının farkına vardım. Sanki daha önce buna hiç bu kadar dikkat etmemiştim. Gözümde her zaman ki hali gibiydi, hiç değişmezdi. Ama bugün saçlarının ne kadar beyazlaştığını gördüm, dipleri seyrelmişti ve cildi zayıflamış, beneklenmişti. Kaşları gözlerini perdelemiş, dudakları dışarı büzülmüştü. Tıpkı daha önce gördüğüm, “yaşlı” insanlara benzemişti. Bu surat ona doğal ve üzgün bir ifade veriyordu. Eski halini hatırlamak için bir an onu zihnimde, ilk evimizde ki, kanepemizde otururken ki ve gülümserken ki eski bir fotoğrafı ile karşılaştırdım, o zaman ne kadar yaşlandığının farkına vardım. Annem çok değişmemişti ama sanki babam boşandığından beri son beş sene içerisinde on – on beş sene birden yaşlanmıştı.